Geçmişte Peygamber’e atılan taş, şimdi onun sevenlere atılıyor

Çerkezköy Hacı Bektaş Veli Derneği tarafından düzenlenen “Sivas Olayları Anma Programı’nda konuşan dernek başkanı Alevi Dedesi Seyyid Sinan Boztepe, “19 yıl önce Madımak Oteli’nde 35 ki

Çerkezköy 3.07.2012 22:03:00 0
Geçmişte Peygamber’e atılan taş, şimdi onun sevenlere atılıyor

Kimsenin inancından dolayı öldürülemeyeceğini ifade eden Sinan Boztepe, “Son bir yılda yeni bir savaş ortamı yaratılıyor. Bunun arkasında Avrupa ve Siyonisler var. Müslüman ülkelerde Alevi-Sünni kavgasını yeniden başlattılar” dedi. Alevi Dedeleri Birliği Başkanı Sezai Pehlivan da, “Birileri zamanında Peygambere atılan ve onun dişini kıran taşı ellerinden hiç indirmedi. Hala inananlara ve Ehl-i Beyt’i sevenlere o taşlar geliyor. Bizim üzerimizden siyaset oynanmış. Ehl-i Beyt’i sevenleri birçok isim altında bölmüşler. Ehl-i Beyt’in bize sunduğu İslam’a baktığımızda diyor ki, bizi sevenler bir beden gibidir” dedi. Madımak’ta ve Başbağlar’da hayatını kaybedenler için dua edilerek Kur’an-ı Kerim’in okunduğu program, Hz. Zeynep’in mersiyesi ve gözyaşları ile sona erdi. 

 Çerkezköy Haber - Çerkezköy Hacı Bektaş Veli Derneği tarafından Sivas Madımak Oteli’nde 19 yıl önce katledilen 35 kişi için anma programı düzenlendi. Önceki akşam saat 21.00’da Ehl-i Beyt Dergahı’nda düzenlenen programa Çerkezköy Hacı Bektaş Veli Derneği Başkanı Alevi Dedesi Seyyid Sinan Boztepe, Alevi Dedeleri Birliği Başkanı Sezai Pehlivan, Irak’tan gelen Necef Seyyidlerinden Salih El-Hekim, İzzettin El-Hekim, Kasım El-Hekim ile Çerkezköy Hacı Bektaş Veli Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri ile Alevi ve Sünni çok sayıda vatandaş katıldı.
 

KİMSE İNANCINDAN DOLAYI ÖLDÜRÜLEMEZ

 Programda konuşan Çerkezköy Hacı Bektaş Veli Derneği Başkanı Seyyid Sinan Boztepe, 19 sene önce Sivas’taki Madımak Oteli’nin ateşe verildiğini ve bu olayda 35 kişinin hayatını kaybettiğini anımsatarak “8 saat otelin içinde mahsur kaldılar. Sebebi her ne olursa olsun, dini her ne olursa olsun, isterse dinsiz olsun, kimse inancından dolayı öldürülemez. O zaman halkı galeyana getirdiler ve koca şehrin ortasında, emniyete ve askeriyeye yakın bir yerde kimsenin kılı bile kıpırdamadı” dedi. Bunların unutulmaması ve bunlardan dersler çıkarılması gerektiğini ifade eden Boztepe “Son bir yılda yeni bir savaş ortamı yaratılıyor. Bunun arkasında Avrupa ve Siyonisler var. Müslüman ülkelerde Alevi-Sünni kavgasının yeniden başlattılar” dedi.
 DUAYI AMELE GEÇİRMEK LAZIM
 Herkesin inancını özgürce yaşadığı bir dünya özlemi içinde olduklarını ifade eden Boztepe “19 sene önce öyle bir noktaya getirdiler ki 35 kişi hayatını kaybetti. 3 gün sonra Başbağlar’da 33 kişiyi katlettiler. Bu, Sivas’ın intikamı alınıyor diye yapılmış ama Aleviler kan davası güttüğü görülmüş şey değildir, bu da değildi. Duamız Allah yeni Sivaslar yaratmasın. Ama sadece dua yetmiyor. Bu duayı amele geçirmek lazım. Türkiye bir daha mezhep kavgalarının yaşandığı bir ülke olmasın. Bu memleket inançların kanıyla sulanmasın, kan dökülüp bir inanç üzerinden sulanmasın. Gönül ister ki Sivas sadece Alevilerin meselesi olmaktan çıkarılsın. Bu olay her kınandığında, bu işe girişimi olan geri çekilsin. Bizim niyetimiz böyle bir memleketten yana. Sivas ve Başbağlar’da hayatını kaybedenlere Allah rahmet eylesin” dedi.

DUA EDİLDİ 

 Kavgayla, dövüşle işlerinin olmadığını belirten Boztepe, “Allah bize mazlumların ezilmediği bir dünyayı görmeyi nasip etsin” diye konuştu. Alevi Dedesi Seyyid Sinan Boztepe’nin konuşmasının ardından Madımak’ta ve Başbağlar’da hayatını kaybedenler için dua edilerek Kur’an-ı Kerim okundu.

 “BİZİ SEVENLER BİR BEDEN GİBİDİR”
 Duaların okunmasının ardından konuşan Alevi Dedeleri Birliği Başkanı Sezai Pehlivan, “Birileri zamanında Peygambere atılan ve onun dişini kıran taşı ellerinden hiç indirmedi. Hala inananlara ve Ehl-i Beyt’i sevenlere o taşlar geliyor. Bizim üzerimizden siyaset oynanmış. Ehl-i Beyt’i sevenleri birçok isim altında bölmüşler. Ehl-i Beyt’in bize sunduğu İslam’a baktığımızda diyor ki, bizi sevenler bir beden gibidir” diye konuştu.
 EHL-İ BEYT’İ SEVENLER UZUN YILLAR EZİLDİ
 Birinin bir başkasının düşüncesini kabul etmemesinin çok normal olduğunu söyleyen Pehlivan “Dünyada yaşayan, Ehl-i Beyt’imin hakkına Hak diyen herkes, dünyanın hangi ülkesinde yaşarsa yaşasın benim bu gömleğimin içinde benim canımdır” dedi. Dünyada birilerinin 12 imamı sevenlerin bir araya gelmemesini istediğini ifade eden Pehlivan “Saddam zamanında Irak’ta Ehl-i Beyt’i sevenler çok uzun yıllar ezildiler. Saddam zamanında pek çok kişi öldürüldü. 80’in üzerinde insanı da uzun yıllar zindanda tuttu. İnanan, inanmayan, milleti devleti ne olursa olsun doğrunun tarafındaysa o da bizim tarafımızdadır. İbadet eden ama zalime hizmet eden bizim tarafımızda değildir. Biz Kur’an’ı kabul ediyoruz. Ama Ali’nin söylediği gibi anlıyoruz. Bizim dinimiz Emevilerin anladığı dinden değildir. İmam Hüseyin’in yaşayıp yaşattığı dindir. Bizim çizgimiz Ehl-i Beyt çizgisidir, 12 imam çizgisidir” dedi. Anma Programında konuşan Salih El-Hekim de Irak’ta yaşanan olaylardan örnekler verdi. Babasının “Dünyanın neresinde olursa olsun Alevilerin bulun ve onların hizmetkarı olun” vasiyetinde bulundu. Babamın vacip ettiğini biz de amel etmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
 ZORBALIĞA MARUZ KALDI AMA VAZİFESİNDEN DÖNMEDİ
 Sivas ve Başbağlar katliamlarında hayatını kaybedenler için de taziyelerini sunan Salih El-Hekim, “Peygamberimiz dünyaya geldiğinde geri kalmışlık ve cehalet bu dünyaya hakimdi. Ama kendisi Allah’ın emirlerini, vahiylerini insanlara iletti. Kendisi ve evlatları o kadar zulme, zorbalığa ve işkenceye maruz kaldı. Ama hiçbir zaman vazifesinden dönmedi ve vazifesini gerektiği gibi yaptı” dedi.
 ÖLÜMÜNDEN SONRA İLK ONUN ÇOCUKLARINI ÖLDÜRDÜLER
 İnsanların yaptığı her şeyden mesul ve sorumlu olduğunu söyleyen Salih El-Hekim, “Kur’an-ı Kerim ‘gördüğünüz, duyduğunuz, söylediğiniz her şeyden sorumlusunuz’ diyor. Peygamber ‘hiç kimsenin bir kişiyi inancından dolayı rahatsız etmeye, tehdit etmeye hakkı yoktur’ diyor” hatırlatmasını yaptı. Peygamber’in Veda Haccında Allah’ın emirlerini insanlara duyurduğunu anımsatan Salih El-Hekim, “Peygamber ‘benden sonra birbirinizi öldürmeyin’ dedi. Ama ölümünden birkaç gün sonra insanlar ilk onun çocuklarını öldürdüler. Peygamberimizin getirdiği din yolunda ondan sonra ilk feda olan kızı Fatıma anamızdı. Peygamberimiz öleli birkaç gün olmuştu ki insanlar onun ailesine zulmetmeye başladılar. Fatıma anamız 6 aylık hamileydi ve oğlunun adını Muhsin koyacaklardı. Doğru din yolundaki annesinin karnında ölen Muhsin ilk şehittir. Hz. Fatıma babasından birkaç gün sonra genç yaşta öldü. Ama insanlar onun neden genç yaşta öldüğünün üzerinde durmadıkları gibi bunu unutturmaya çalışıyorlar” dedi.
 MERSİYE VE GÖZYAŞLARI İLE SONA ERDİ
 Kerbela Olayı’nı da anımsatan Salih El-Hekim, “Kerbela, yeryüzünde görülmemiş bir katliam ve zulümdür. Ehl-i Beyt öldürüldü, onları sevenler de halen zulüm görüyor. Pakistan’da, Afganistan’da her gün Aliciler öldürülüyor. Bütün dünyada Alicilere yapılanların çok daha fazlası her gün Irak’ta yapılıyor. Ama biliyoruz ki bizim başımıza gelenlerden çok daha fazlası İmamların başına geldi” ifadelerini kullandı. Kur’an ve dua ile başlayan gece, Hz. Zeynep’e yazılan mersiyenin okunması ile salonu dolduran Alevi-Sünni hemen herkesin göz pınarlarından akan yaşlarla son buldu.
 Haber / Gülveren VATANSEVER
 

0282 726 91 91
0282 747 65 10