Çalışkan, “Özgürlüğe uçma zamanı”

 

Çerkezköy Belediye Meydanı’nda dün saat 14.00’da düzenlenen etkinlikte “Kelebekler Özgürdür” diyerek, kadına yönelik şiddetin artmasını protesto eden CHP’li kadınlar, tepkilerini kadınların yakasına kelebek takarak gösterdi. 25 Kasım 1960’ta Dominik Cumhuriyeti’nde Patria, Minerva ve Mari Teresa adlı üç kız kardeşin diktatörlüğe karşı mücadele ederken, tecavüz edildikten sonra vahşi bir şekilde katledildiğini belirten CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Şayka Çalışkan. “Kızların trafik kazasında öldükleri söylendi. Fakat onların anısı, özgürlük ve insan hakları için verdikleri mücadele, kadın hareketinin bir sembolü haline geldi” dedi.

 

1981 yılında Latin Amerika Kadın Kurultayı daha sonra ise 1985 yılında Birleşmiş Milletler tarafından 25 Kasım’ın ‘Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ ilan edildiğini kaydeden Çalışkan, “Dünyanın dört bir köşesinden kadınlar, efsaneleşen bu üç kelebeği anıyorlar. Cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, toplumsal şiddete, aile içi şiddete ve savaşa karşı kadın dayanışmasını örgütlüyor ve seslerini yükseltiyorlar. Kelebek misali kanat çırparak uçmayı sürdürüyorlar” dedi.

 

Türkiye’de Sakine Akkuş, İpek Tekin, Songül Elçi, Ayşe Çakır, Hacer Alan, Arzu Yıldırım, Gülhan Akan, Emine Erdem, Remziye Çakmak, Adile Erzurumlu, Saliha Erdem, Arzu Odabaşı, Semiha Karadağlı, Ayşe Yılbaş, Şefika Etik, Fatma Şen ve Gülay Yaşar gibi binlerce kadının yakınları tarafından öldürüldüğünü kaydeden Çalışkan, “Yaşama hakları ellerinden alındı. Ülkemizde kadına yönelik şiddet artmış durumda. Son yıllarda kadın cinayetlerinde yüzde bin 400 artış oldu” dedi.

 

Sadece 2011 yılında 257 kadının öldürüldüğünü, 2012 yılının ilk altı ayında ise 100’e yakın kadının hayatını kaybettiğini söyleyen Çalışkan, “Cinsel saldırıya uğrayan kadınların çoğu korku ve baskı gibi gerekçelerle şikâyetçi dahi olamadı. Öldürülen her iki kadından biri kendi hayatına dair bir karar vermek istediği için öldürüldü. Devletten koruma talebiyle polise ve savcılığa başvuran kadınların yüzde 73’ü sığınma evlerinde olan kadınları ise yüzde 27’si cinayete kurban gitti. Kadına karşı şiddet sadece fiziksel değil, ekonomik, psikolojik ve cinsel olarak da sürmektedir” dedi.

 

Seçim dönemlerinde sık sık tekrarlanan ‘kadına yönelik şiddete sıfır tolerans’ söylemlerini hiçbir zaman gerçekleştirilemediğini kaydeden Şayka Çalışkan, “Kadınlar kadın oldukları için şiddetin her türlüsüne maruz kalıyorlar. Organize ve sistematik şekilde öldürülüyorlar. Biz toplumsal cinsiyetin, erkeği iktidar sahibi olmaya zorladığı, çocukken eline oyuncak silah olarak verdiği, ‘namus’ gerekçe edilerek yakını olan kadını öldürmesinin emredildiği bu topraklarda, şiddete karşı mücadelenin sadece kadınların değil erkeklerin de sorunu olduğuna inanıyoruz” diye konuştu.

 

Kadına yönelik şiddetle mücadeleyi bir kamu politikası olarak benimseyen ve sosyal politikalarını bu doğrultuda ele alan CHP’li kadınlar olarak eşit temsil, eşit kalıtım yolunda yürümeyi, demokrasinin olmazsa olması olarak kabul ettiklerin ifade eden Çalışkan, “Biz barışa ve huzura evet diyoruz. Yıllardır emek ve demokrasi mücadelesi ile kadın özgürlük mücadelesinin birbirinden ayrılmaz olduğunun bilinci ile kadına yönelik her türlü ayrımcılığa ve şiddete karşı mücadeleyi yürütmeye devam ediyoruz. Belleğimizi diri tutmak ve bize dağıtılan bunca şeyin altında ezilmemek için ‘Böyle gelmiş böyle gider’ diyenlere ‘Yeter Artık’ diyen kadınların yaşamlarını istiyoruz. Kadına yönelik şiddete karşı verdiğimiz mücadelede, umudu inancı ve güveni örgütlemek amacıyla kelebekler özgürdür diyoruz. Kadınlar binlerce yıldır, kozalarında acılarıyla duruyorlar. Şimdi özgürlüğe uçma zamanıdır. Bolluk, bereket, barış ve huzur için yola çıkmak zamanıdır” ifadelerini kullandı.