''Güzel kentimizin termik santralle kirletilmemesi adına ne gerekiyorsa yapacağız''

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, TMMB Mimarlar Odası, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve TMMOB Mimarlar Odası Tekirdağ Temsilciliği tarafından gerçekleştirilen 4. Ulusal Mimari Koruma Proje ve

Tekirdağ 22.09.2017 20:26:00 0

Sempozyumda bir konuşma gerçekleştiren Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Tekirdağ’da yapılması gündeme gelen Termik Santral için de mücadelelerini sürdürdüklerini belirterek, ‘’Büyükşehir olarak, gelecek nesillere yaşanabilir bir Tekirdağ bırakmak adına var gücümüzle çalışıyoruz. Güzel kentimizin termik santralle, nükleer santrallerle kirletilmemesi adına ne gerekiyorsa yapacağız’’ ifadelerini kullandı.

 

Süleymanpaşa'daki Ticaret ve Sanayi Odası'nda gerçekleşen ve 23 Eylül'de son bulacak olan sempozyumda Başkan Kadir Albayrak'ın yanı sıra Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Neşat Erdoğan, İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Dilşad Ergin, Emlak ve İstimlak Daire Başkanı Yüksel Özdal, TMMOB üyeleri ile vatandaşlar da yer aldı.

 

"İKTİDARLAR KORUMAYI KENTLEŞMENİN ÖNÜNDE ENGEL OLARAK GÖRÜYOR"

 

4. Ulusal Mimari Koruma Proje ve Uygulamaları Sempozyumu'nda konuşma yapan TMMOB Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, yurttaşlarda kültür varlıklarına, değerlerine karşı korumacı bir bilincin gelişmesi konusunda gösterilen desteklerin büyümesi ve katılımcı bir sürece bağlı olarak kültür varlıklarına bir bütün olarak sahip çıkmak için sempozyumu düzenlediklerini belirtti. Eyüp Muhcu ayrıca, "Türkiye'de bütün kesimler korumanın önemini vurgulamaktadır. Ancak korumanın gerçekleştirilmesi ve uygulanmasına geldiğimizde işin hiç de böyle olmadığını bütün süreç boyunca gözlemleyebiliyoruz. İstisnalar hariç iktidarlar korumayı kentleşmenin önünde engel olarak görmüşlerdir. Ancak bir miladı belirtmekte özel yarar vardır; bütün bu koruma sorunları yaşanıp çözüm önerileri sürdürülürken Haziran 2011 tarihi ile başlayan KHK süreci çerçevesinde ve buna bağlı olarak koruma kurullarına müdahaleler, mevzuat değişlikleri ve pek çok düzenleme ile bütün koruma alanındaki kazanımlarımızı tek tek kaybettiğimizi de ifade etmek isterim. Haziran 2011'de çıkarılan 34 KHK ve daha sonra toplamı 50'yi aşan ve hala devam eden KHK ile Koruma Hukuku Mevzuatında radikal değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Tabiat varlıkları, Koruma Kurullarının yetki alanından çıkarılarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na teslim edilmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın korumayı gerçekleştirmeyeceğinin değişik zamanlarda dile getirdik. Bunun ne kadar haklı olduğunu geçen 6 yıl içerisinde deneyimledik. Bu süre içerisinde yeni hiçbir sit kararı alınmadığı gibi ki Türkiye'de buna ihtiyaç var, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bağlı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü ve komisyonları var olan sit alanlarının tamamen ortadan kaldırılması ve var olan sitlerin alanlarının daraltılması ya da kademeli olarak imara açılması için seferberlik gerçekleştirmiş, bir takım projelere kamusal sorumluluklarını unutarak onaylar vermekte sakınca görmemiştir. Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ile de süreç ne yazık ki koruma aleyhine gerçekleşmiştir. Bu süreç içerisinde tehditten size söz etmek isterim. Türkiye'nin imza attığı sözleşmelerin getirdiği yükümlülükler hiçe sayılmaya başlanmış ve bu çerçevede tecilli kültür varlıklarının tecillinin kaldırılması için adımlar atılmıştır. Mevcut olmayan, geçmişte yıkılmış ya da şu veya bu nedenle ortadan kalkmış bir kısım binalar ihya adı altında tecil edilmeye başlanmış. Bunun Topçu Kışlası gibi olmayan binanın hayata geçirilmesi gibi projeleri hatırlayalım.  Tarihsel sit alanlarının yenileme alanı ilan edilerek imara açılması buradaki arkeolojik değerlerin tehlike altında olması durumu vardır. Kentlere plansız, programsız, koruma ile uzaktan yakından ilgisi olmayan çok büyük dolgu alanları eklenmesi kentlerin, tarihi sitlerin tehlike altında olmasına başka bir örnektir. Devasa alt yapı projeleri de koruma kuralları hiçe sayılarak hayata geçirilmektedir. Bunun örneği Trakya'da ilan edilen serbest bölgeler, İstanbul'da 3. Köprü ve 3. Havaalanı yapımında Kuzey Ormanları'nın kesilmesidir. Cumhuriyet'in kültürel varlıklarına Hükümetin olumsuz bir tutumu da dile getirmek gerekir.  Özellikle son günlerde İstanbul'daki Atatürk Kültür Merkezi'ni Hükümetin yıkacağız demesini biz anlayamıyoruz. Bu kadar ısrarlar yıkılmak istenmesi bir binanın ortadan kaldırılması mıdır, yoksa Cumhuriyet'in top yekun yok edilmesi anlayışı kapsamında mı gündeme getirilmiştir' Kültürel varlıkları korumadan görevli kamu kuruluşlarının artık güvencesi kalmamıştır. Biz mimarlar odası olarak koruma kurullarının asli görevleri konusunda çalışması için onlarla, sonuna kadar çalışmaya varız" dedi.

 

"GÜZEL KENTİMİZİN TERMİK SANTRALLE, NÜKLEER SANTRALLERLE KİRLETİLMEMESİ ADINA NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ"

 

Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak ise "Sayın TMMOB Genel Başkanı, konuşmasında Atatürk Kültür Merkezi'nden bahsetti. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi'nin 11 İlçeye 11 Okul Projesi var. Bunların 9'unu teslim ettik. 10'uncusunu bir dahaki ay teslim ediyoruz. 11'ncisini de 3 ay sonra teslim edeceğiz. Tüm okullarımızın isimlerini de Mustafa Kemal Atatürk, Atatürk, Cumhuriyet ve İsmet İnönü koyduk. Atatürk'ün ismi ilelebet yaşayacaktır. Göreve geldiğimiz andan itibaren ilk kurduğumuz daire başkanlıklarından biri, İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığıdır ve İmar ile alakalı da çok önemli çalışmalarımız oldu. Asıl amacımız, Tekirdağ'ın tarihi dokusunu gün yüzüne çıkarmaktır. Bunun için büyük mücadeleler veriyoruz. Ancak bürokrasi bizi çok yavaşlatıyor ama bu amacımızı gerçekleştirmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Bu tür sempozyumlar kentlerin gelişimi açısından oldukça önemli. Daha önceki 3 sempozyum, Sayın Profesör Yılmaz Büyükerşen'in de katkılarıyla Eskişehir'de gerçekleşti. 4'üncüsünün Tekirdağ'da gerçekleştirilmesi bizler için büyük bir gurur kaynağı. Geldiğimiz noktada önemli işler gerçekleştirdik. Bu işler kolay olmuyor ve sürekli problemler çıkıyor. Bir bakıyorsunuz, "termik santral yapacağız" diyorlar. Bu gibi şeyler de bizleri çok uğraştırıyor. Şu anki resmi nüfusumuz, 972 bin 875. Sanıyorum 2018 yılının başında, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi açıklandığında, bu rakam 1 milyonu geçecek. Her sene Tekirdağ'ın nüfusu bir Şarköy, bir Hayrabolu kadar büyüyor. Biz 3,5 yıllık bir Büyükşehir olarak, gelecek nesillere yaşanabilir bir Tekirdağ bırakmak adına var gücümüzle çalışıyoruz. Güzel kentimizin termik santralle, nükleer santrallerle kirletilmemesi adına ne gerekiyorsa yapacağız. Bu sempozyumun herkese hayırlı olmasını ve başarılı sonuçlarla tamamlanmasını temenni ediyorum" dedi.


0282 726 91 91
0282 747 65 10