''Santrallerin amacı kanser ve kronik hastalık üretmek''

Dünya üzerindeki ekonomi ve ekoloji dengesinin arayışında Türkiye’nin hala çevre ve sağlık açısından ağır maliyetli olan termik santrallere yoğunlaşarak dönüşü olmayan tahribatlara yol açıldığını belirten, CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer,  Kömür ve linyit ile çalışan aktif 40 adet santral olduğunu açıkladı. Dokuz termik santralin inşa halinde ve yirmi proje ise lisans ve planlama sürecinde olduğunu belirten Yüceer; ‘’Dünya genelinde kömürden enerji elde etme eğilimi azalırken ülkemiz enerji politikalarının bel kemiğini çevre ve sağlık üzerinde ağır tahribatlar yaratan termik santrallerin oluşturması sağlıksız bir yaklaşımın göstergesidir” şeklinde konuştu.

’’SORUNLAR BUNUNLA DA KALMIYOR’’

Yüceer, termik santrallerin yaydığı gaz, kül ve ağır metal tozlarının üzerine yapılan bilimsel araştırmalara değinen bu maddelerin hem çevreye hem de insan sağlığına olan olumsuz yönlerinin astım, akciğer hastalıkları ve kanser gibi ağır sonuçlar doğurduğuna dikkat çekerek, ‘’Sorunlar  bununla da kalmıyor.  İklim değişikliği ve bununla alakalı toplumsal maliyetler termik santrallerin yarattığı ağır sonuçlardan sadece birkaçı’’ dedi.

‘’ÜRETİM POLİTİKASININ SAĞLIKSIZ YAPILANDIĞINI ORTAYA KOYMAKTADIR’’

Yüceer, son 16 yıldır çevre ve insan sağlığının ısrarla hiçe sayıldığını ve halkın bu konudaki fikrinin hiç önemsemediğini belirtti. Trakya bölgesindeki tarım ve orman arazileri ile yerleşim yerlerinin yakınına kurulan termik santralleri örnek olarak gösteren Yüceer;  Bu ‘’Santrallerin asıl amacı kanser ve kronik hastalık üretip yaymak.  Bölge halkının istekleri umursanmadan projelendirilmesi, hava, toprak ve su kalitesi üzerindeki çevresel etkilerinin değerlendirilmemesi ülkemiz enerji üretim politikasının sağlıksız yapılandığını ortaya koymaktadır’’ ifadelerini kullandı.

‘’YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI ÜLKEMİZ İÇİN STRATEJİK BİR ÖNEME SAHİP’’

Termik santrallerin yarattığı bu dönüşü olmayan tahribatları önlemenin gerekliliğine dikkat çekerek “sürdürülebilir kalkınma” anlayışının temel enerji politikası olarak yerini alması gerektiğini vurgulayan Yüceer; ‘’Bu anlayış doğrultusunda yenilenebilir enerji kaynakları, tıpkı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kömür ve linyit gibi enerji kaynaklarının yerini alması, ülke politikası olarak yerini alması gerekiyor.  Ekonomiye katma değer kazandırmaları ve sürdürülebilir kalkınma aracı olmaları açısından yenilenebilir enerji kaynakları ülkemiz için stratejik bir öneme sahiptir” dedi.

Haber: Hilal ÇARIKÇI