Deneyimlerini kursiyerlerle paylaştı

Çerkezköy Halk Eğitim Merkezi' Ustalar kursiyerlerle buluşuyor' etkinliğinde Türk süsleme sanatçısı Atilla Can'ı kursiyerlerle buluşturdu. Türk süsleme sanatçısı Atilla Can ebru ç

Çerkezköy 10.10.2019 17:33:00 0
Deneyimlerini kursiyerlerle paylaştı

Dün saat 11.00’de Halk Eğitim Merkezinde gerçekleşen etkinlikte ebru sanatçısı Atilla Can kursiyerlerle buluşarak sanat yolculuğu ve alandaki tecrübelerini paylaşarak etkinliğe katkı sağladı.

 

TEŞEKKÜR ETTİ

 

Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Çerkezköy Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Güllü Kazak “ Geleneksel sanatların bir milletin imzası olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu amaçla kurumumuz geleneksel sanatların unutulmaması, bu yolda emek veren usta sanatçıların tanıtılması ve yeni kuşaklara bilginin aktarılması yönünde Ustalarla Kursiyerler Buluşuyor etkinliğini hazırladı.” diyerek katılan herkese teşekkür etti.  Çerkezköy Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Necmi Akman da “Halk Eğitimi Merkezinin amacı sizi farklı etkinliklere götürelim, sadece kurs yerlerinde değil bölgemizdeki ustaları alanında uzman kişileri, hep beraber tanıyalım, sizlere de bir öncülük etmiş oluruz. Uygulamalarımız devam edecek. Atilla Can Bey’i Halk Eğitime gelmeden tanımıyordum. Sadece Gülhis Başaran’ı ebru alanında uzman sanıyordum. Daha sonra bir baktık ki bölgemizde gerçekten Atilla Can gibi çok değerli bir sanatçımız var. Sizlerin de tanımasını istedik. Kendisine katılımından dolayı teşekkür ediyorum” dedi.

 

“GÜZEL İŞLER YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

 

Etkinlikle konuşan ebru sanatçısı Atilla Can “ Bu hayata gelişimizin bir amacı var. İnsanoğlu nerde doğar, nerede yaşarsa yaşasın güzel işlerle anılmalı. Biz de hayatımızı idame ettirirken sanat yolculuğumuzda da bir şeyler yapmaya çalıştık. Ne mutlu ki yaptığımız işler hem ülkem adına hem sanat adına güzel ve anlamlı olarak tarihe kazındı. Bundan sonra da ömrümüz devam ettiği sürece güzel işler yapmaya devam edeceğiz” dedi.

 

 

1800 YIL ÖNCE EBRU YAPILMIŞ

 

Ebru sanatından bahseden Can “Ebru sanatı bizim kıvamlı bir su dediğimiz kitre üzerinde oksit, toprak, pigment gibi boyaların içine öd katılarak su üzerinde tutularak bir iğne ile desen çizilip, daha sonra su yüzeyine kağıdın yatırılmasıyla elde edilen bir sanat. Ebru Farsça bulut manasına geliyor. Buluta benzetmişler, bir de abru su yüzü demişler. Araplar, damarlı kağıt derken, Avrupalı da bu renkli kağıtları ilk gördüğünde Türk kağıdı olarak adlandırmış. Ebru ilk kez nerede ortaya çıktı, bunu net olarak bilen yok. Ama kimi Orta Asya’da Buhara bölgesinde ebru ortaya çıktı, İpek Yoluyla Türkiye’ye geldi. Kimi bu sanat ilk kez Hindistan’da icra edilmeye başlandı, oradan Osmanlı’ya geçti diyor. En yaygın kanı olarak Buhara bölgesinde ilk ebrunun yapıldığı, İpek Yoluyla İran’a geçtiği, İran’dan Selçuklu, Osmanlı, sonrasında İstanbul’da zirve yaptığı, İstanbul’dan da ticaret gemileri ile dünyaya yayıldığı söylenmektedir. Ebru 16.yüzyıldı dünyaya yayılmıştır.Bizim ebru ile ilgili araştırma yapan arkadaşlarımız bilir. Hep bu kaynaklar var. Peki bunlar doğruysa bugün Sen Petersburg’da bulunan Ermitaj Müzesi’nde 4’üncü yüzyılda keçe üzerine yapılan ebruya biz ne diyeceğiz? 1800 yıl önce ebru yapılmış. Biz ebru tarihini bırakalım sanat tarihçileri yapsın” dedi.

 

 

“KİTAP SÜSLEME SANATIDIR”

 

Ebrunun bir kitap süsleme sanatı olduğunu dile getiren Can “ Kitapların iç yan kağıdı, dış tarafını süslemek maksatlı başlayan bir sanat. Başlangıcından bu yüzyıla kadar ebruların üzerine ne tarih atıldı ne de imza atıldı. Hat levhalarında ise süsleme maksatlı olarak ebrular kullanıldı. Elimizdeki en eski tarihli ebru, Arifi’nin 480 yıl önceki Guy-i Çevgan adlı eseridir. Bu eserin tüm yapraklarının etrafı ebrulu. Bu bizim için önemli bir kaynak. Bir de Tertib-i Risale-i Ebri var. 411 yıl önce Şahbek Mehmed Efendi’nin kitabıdır. 411 yıl önce yapılan ebru tekniğinden bahsediyor. Biz o kitabı okuduğumuzda, bugün birebir aynısını yaptığımızı görüyoruz” dedi.

 

 OSMANLI DÖNEMİNDE ZİRVE YAPTI

 

Can “ Osmanlı döneminde ebru zirve yapmış ve yaygınlaşmıştır. İnanılmaz sayıda ebru atölyeleri kuruldu. Osmanlı’da lonca denilen meslek odaları vardır. Bir hattat, bir kuyumcu, bir ayakkabıcı hepsi loncaya bağlıydı. Ama ebrucular loncaya bağlı değildi. Kayıtlarımıza baktığımızda bir ebrucunun bağlı bulunduğu bir lonca yok. Çünkü o dönemler ebru yapmak bir sırdı. Devlet belgeleri, önemli tapu kayıtları, önemli yazışmaların yazıları ebrulu kağıtlara yapılırdı. Osmanlı’da ebru gizli saklı yapılırdı, çünkü bir tapu kaydı ebrulu kapıda yazılırken tahribatı engellemek maksatlı düşünülürdü. Atölyeler gizli saklı noktalarda olduğu için meslek odalarına kayıtları yoktu” diye konuştu.

 

KURSİYERLERE BİLGİ VERDİ

 

Türk süsleme sanatçısı Atilla Can ebru çeşitlerini, ulusal medyada çıkan haberlerini ve kullanılan malzemelerle ilgili kursiyerlere bilgi verdi. Etkinliğin sonunda günün anısına Atilla Can’a çiçek takdim edilirken, etkinliğin ardından kursiyerlerle birlikte atölye çalışması yapıldı.

 

Haber/Faik Onur KAYA

 

 


0282 726 91 91
0282 747 65 10