Öztrak: Bilim Kurulu bu kararın neresinde?

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, 14 büyükşehir ve Zonguldak'ta önce sokağa çıkma kısıtlaması kararı alınıp daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kararın iptal edil

5.06.2020 18:44:00 0
Öztrak: Bilim Kurulu bu kararın neresinde?

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, dün Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenledi. Dünya olarak ilginç bir dönemden geçildiğini ifade eden CHP sözcüsü ve Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, “İlginç zamanlarda yaşayasın” diye bir Çin deyişi vardır. Bu aslında bir beddua. İnsanlık işte böyle bir zamandan geçiyor. Bir yanda sağlığı tehdit eden Covid-19 salgını, diğer yanda küresel sistemin en önemli merkezi başta olmak üzere tüm dünyada hızla tırmanan sosyal tansiyon, 2020’yi şimdiden son birkaç yüzyılın en ilginç zamanlardan biri yaptı. Dünya adeta bir “araftan” geçiyor. Bu işin sonunda nasıl bir tabloyla karşılaşacağımız konusunda kafalar karışık.” dedi. Öztrak, Türkiye’nin bu talihsiz döneme “Beceriksiz, basiretsiz, liyakatsiz, kibir hastalığıyla malul, baskıcı bir yönetim anlayışının elinde” yakalandığını ifade etti.

 

“BİR ÖYLE BİR BÖYLE”

 

14 büyükşehir ve Zonguldak‘ta önceki gece önce alınan sokağa çıkma kısıtlamasının dün öğlen saatlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın alınan bu kararı Twitter hesabından iptal ettiğini açıklamasını eleştiren Öztrak “Daha dün “normalleşme sürecine girdik” dediler, bugün yaşadıklarımıza bir bakın. Sağlık Bakanı, iki gün önce çıkıyor, “sokağa çıkma yasağının devam etmesi yönünde bir önerimiz yoktur” diyor. Esnaf da, bakana ve sarayın açıkladığı normalleşme takvimine inanıyor hafta sonu için hazırlığını yapıyor. Restoranlar etini, sebzesini, meyvesini alıyor, garsonlar işe çağrılıyor. “Seyahat serbest” deniyor, insanlar güveniyorlar otobüs ve uçak biletlerini alıyorlar. Ama dün gece “15 ilde hafta sonunda sokağa çıkılmayacak” diye bir İçişleri Bakanlığı genelgesi yayınlanıyor.” dedi.

 

“BİR İLERİ, İKİ GERİ”

 

Öztrak sözlerine şöyle devam etti: “Şimdi biz de tabi bugün tam; “Devlete güvenip, hafta sonu müşteri ağırlamak için hazırlık yapan esnafın zararını kim karşılayacak? Milletin elinde kalan uçakla otobüs biletleri ne olacak?” diye sormaya hazırlanırken… Bu karardan önce ortalarda görünmeyen AK Parti Genel Başkanı, öğleye doğru çıktı, kararı iptal etti. Hem de ne diyerek: “Gönlüm razı olmadı. Evet, böyle bir talep var, Sağlık Bakanlığı’ndan, İçişleri Bakanlığı’nın uygun görüşleri de var ama benim gönlüm razı olmadı ben bunu iptal ediyorum. Yani böyle bir ileri, iki geri adım atarak bu süreci nasıl yöneteceksiniz, ülkeyi nasıl yöneteceksiniz? Bilim Kurulu bu kararın neresinde? Sizin planlarınız, programlarınız yok mu? Bu nasıl bir çapaçulluk, nasıl bir dağınıklık, nasıl bir gayrı ciddilik?”

 

RECEP BEY’E Mİ, TAYYİP BEY’E Mİ, ERDOĞAN’A MI İNANALIM

 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemlerinin birbirini tutmadığını söyleyen Öztrak, “Önce Sağlık Bakanı çıkıyor, “Böyle bir düşüncemiz yok” diyor. Sonra AK Parti Genel Başkanı çıkıyor, “Sağlık Bakanlığı önerdi” diyor. Sonra Recep Bey çıkıyor, “Günlük vaka sayısı yeniden yükselince bu kararı aldık” diyor. Tayyip Bey, “Gönlüm razı olmadı” diyor. Erdoğan, “Sokağa çıkma yasağını iptal ettim” diyor. Şimdi bunun hangisini dinleyeceğiz, hangisine inanacağız, hangisine güveneceğiz? Recep Bey’e mi, Tayyip Bey’e mi yoksa Erdoğan’a mı? Bu, ülke yönetimindeki savrulmayı çok açık, seçik bir şekilde ortaya koyuyor. Ucube rejim böyle dönemlerde en çok ihtiyaç olan güveni bitiriyor. Tek bir kişinin aklını, tüm milletin aklının önüne koyarsanız işte böyle olur.” dedi.

 

“ÜLKE HIZLA OTORİTERLEŞİYOR”

 

“Ne milletin sesini, ne de ekonomik buhranın ezip geçtiği kesimlerin feryadını duyuyorlar.” sözleri ile toplumun dertlerine çare olunmadığını kaydeden Öztrak, “Bu kibir hastalığıyla malul olmuş yönetim, milletin derdine derman olamadıkça, çareyi siyasi kumpaslarda ve yalanlarda arıyor. Toplumu kutuplaştıran, muhalefeti düşman gibi gösterip öcüleştirmeyi amaçlayan gerçek-ötesi popülist siyasetle ayakta kalabileceğini zannediyor. Hızla otoriterleşiyor, ülkemizi her geçen gün biraz daha dünyadan koparıp içe kapatıyor.” şeklinde konuştu.

 

SİVİL DARBE SÜRECİNİN YENİ BİR ADIMIDIR”

 

TBMM’de 3 milletvekilinin vekilliğinin düşürülmesini sert sözlerle eleştiren Öztrak, “Bu müflis bezirgan siyasetinin yeni bir senaryosu sahneye kondu. Demokrasi, millet iradesi ayaklar altına alındı, Milletvekilimiz Enis Berberoğlu’nun vekilliğinin düşürülmesi, 20 Temmuz sivil darbe sürecinin yeni bir adımıdır. Meclis tutanaklarına açıkça yansıdığı gibi: Enis Berberoğlu hakkında “siyasi ve askeri casusluk” iddiaları düşmüştür. Verilen cezanın gerekçesi, “gizli kalması gereken bilgileri açıklamak”tır. Ama her zamanki gibi sarayın mafyatik trolleri gece devreye giriyor ve arkadaşımızı, mahkemenin bile suçlu bulamadığı “casusluk” suçuyla sabaha kadar sosyal medyada linç etmeye çalışıyorlar.

 

 “MİLLET SANDIKTA GEREKEN DERSİ VERİR”

 

Milletvekilliği düşürülen Berberlioğlu’nun gece yarısı evinden apar topar gözaltına alınmasını “tam bir zulümdür” şeklinde nitelendiren Öztrak sözlerini şöyle sürdürdü: “Enis Berberoğlu’nun milletvekilliği; bu davadan yargılanan diğer şahıslarla ilgili suçlama kalmamışken, başka bir yargılanan yok. Bir sürü suçlanan vardı şimdi hiç kimse yok. Milletvekilimiz Anayasa Mahkemesine başvurmuş ve Anayasa Mahkemesinin kararını beklerken ve Meclis’in geçmiş uygulama ve içtihatları da yok sayılarak, düşürülmüştür. Hele gece yarısı arkadaşımızın evinden apar topar gözaltına alınması tam bir zulümdür, şahsi bir garezle yapılmıştır, açıkça CHP düşmanlığıdır. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. İp koptuğu yerden bağlanır. Ve elbette hak, batıla galip gelir. Millet iradesiyle inatlaşanlara, millet sandıkta gereken dersi verir.”

 

 “GELDİĞİMİZ YER: FİİLİ DİKTATÖRLÜK”

 

Öztrak, “Yapılan iş ortada: Tek adam rejiminin Türkiye’yi uluslararası demokrasi endekslerinde getirdiği yer “fiili diktatörlük.” Şimdi sarayın damadı, bu fiili diktatörlüğün milletin işine, aşına, cüzdanına verdiği zararı örtebilmek için “dünyada en çok sermaye çeken ülkede demokrasi yok” demiş. Herhalde kast ettiği ülke Çin… Ama “Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak” işte böyle bir şey... Saray sosyetesinin başına ve damadına tavsiye ederim. Arada bir Türkiye’nin de üyesi olduğu uluslararası kuruluşların veri tabanlarına da zaman harcasınlar.” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a da eleştiriler yönelten Öztrak, “Sosyete damat hiçbir şey yapamıyorsa, kayınpederinin tek adam parti devleti rejimine hız verdiği, 2014’ten bu yana ülkemizde üretilen milli gelir rakamlarındaki erimeye bir bakmalıdır. 2013’te 950 milyar dolar olan milli gelirimiz, şimdi 750 milyar dolara kadar düştü. Bu yıl çok muhtemeldir ki, 700 milyar dolarında altına inebilecektir. Sadece son altı yılda tek adamlık hevesinin neden olduğu ekonomik kayıp 200 milyar dolar.” ifadelerini kullandı.

 

“İŞSİZLİKLE BİRLİKTE YOKSULLUK DALGASI DA GELİYOR”

 

Diğer yandan ülkenin iş gücünün de hızla eridiğine dikkat çeken Öztrak, Şubat ayında 2 milyon vatandaşın işgücünün dışına çıktığını belirterek “Yani ne iş arıyor, ne başka hiçbir şey yapmıyor evde oturuyor. İnsanlarımızın iş bulma umudu kalmamış, artık iş bile aramıyorlar.” dedi. Gerçek işsizlerin sayısının 9 milyonu aştığını ve önümüzdeki hafta Mart ayı işsizlik rakamlarının açıklanacağını kaydeden Öztrak, “Sayın Erinç Yeldan ve Ebru Voyvoda’nın son yaptığı çalışma da bundan önceki çalışmalarda olduğu gibi korkunç bir işsizlik dalgasının yaklaştığına işaret ediliyor. 2020’de işsizler ordumuza 6 milyonun üzerinde yurttaşımızın eklenebileceği hesaplanıyor. Böyle bir işsizlikle beraber tabi büyük bir yoksulluk dalgasının gelmesi de kaçınılmaz. Sorun çok ciddi. Ama saray sosyetesinin umurunda bile değil.” dedi.

 

Haber/Sevay KARDEŞ

 

 

 

 


0282 726 91 91
0282 747 65 10