'Türkan Saylan'ı ve Çağdaş Yaşamı Anlamak' söyleşisi ilgi gördü

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çerkezköy Şubesi'nin önceki gün Çerkezköy Belediyesi konferans salonunda düzenlediği 'Türkan Saylan'ı ve Çağdaş Yaşamı Anlamakâ€?

Çerkezköy 11.02.2018 21:34:00 0

Söyleşide ADD Çerkezköy Şube Başkanı Dündar Orhan, CHP Çerkezköy İlçe  Eski Başkanı Hasan Demir, kent konseyi idare kurulu üyeleri, ÇYDD Çerkezköy Şube Başkanı Nigar Soyak ve dernek yönetimi ile vatandaşlar katıldı.

 

ÜLKEMİZİN DEĞERLİLERİNDENDİ

 

Yaklaşık 250 kişinin katıldığı program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Ardından açılış konuşmasını Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Nigar Soyak yaptı. Başkan Soyak, “Ben de bir istiklal savaşı gazisi torunuyum. Atatürk’ü, ülkemi ve milletimi çok seviyorum. 8 yıl önce kaybettiğimiz Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’mizin Kurucusu Türkan Saylan’ı rahmet ve minnetle anıyoruz. O Türkiye'de eğitim, sağlık ve daha birçok konuda büyük emeği geçen, yerel ve uluslararası sayısız başarılı çalışmaya imza atan ülkemizin değerlerindendi. Onu unutmayacağız ve kalbimizde yaşatmaya devam edeceğiz.”dedi Ardından yaşamından ve başarılarından söz etti.

 

SAYLAN’LA 29 YIL BİRLİKTE ÇALIŞTIM

 

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Nigar Soyak’ın ardından söyleşinin konuşmacısı olarak programda yer alan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ayşe Yüksel konuştu. Prof. Dr. Yüksel Prof. Dr. Türkan Saylan’ın yanında 29 yıl beraber çalıştığını belirterek, “Bugün Çerkezköy’de Çerkezköylülerle birlikte olmaktan ve sizinle bu birlikteliğimizi sağlayarak beni sizlerle bir araya getiren Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Nigar Soyak ve yönetimine çok teşekkür ediyorum. Türkan Saylan’ın rehberi büyük Atatürk’tü ve her zaman ben Atatürk’ün kızıyım derdi. Türkan Saylan hocamdan çok şey öğrendim ve öğrendiklerimden de çok mutluyum.Türkan Saylan’la ilk tanışmam 1980 yılında oldu. O bir Atatürk hayranı ve aşığı olduğu kadar bir Türkiye aşığı  bir bilim insanı idi. Cüzzamın Türkiye topraklarından silinmesi için Anadolu’nun dört bir yanını defalarca  karış karış dolaştı. Aynı zamanda eğitimine de devam etti, halk sağlığı profesörü oldu ve ihtiyacı olan herkese de gereken yardım elini uzatmaya devam etti. O Arnavutköy’de mütevazi bir sobalı evde oturuyordu. O yıllarda onun oturduğu mahallenin ileri geleni olan Mahmut Bey dul bayanlara devamlı gıda yardımında bulunuyordu ve bu arada eşi de vefat etiğini öğrendiği Türkan Saylan hocama da gıda yardımında bulunmuş. Hocam bu yardımı alıp almamakta tereddüt etmiş. Almasa adam üzülecek. Çünkü Türkan Saylanın buna ihtiyacı yok ama adamı kırmamış almış ve sonra aldığı bu gıda yardımını o da başka ihtiyaç sahibi bir dul bayana vermiş. Bir anısında bunu bana anlatmıştı. Aradan yıllar geçti ve daha sonra Arnavutköy’deki evinden taşındı. Ancak yeni taşındığı evi her şeyi ile mükemmel olmasına rağmen Arnavutköy’deki evindeki mutluluğu ve huzuru bulamadığını söylüyordu. Özellikle çevresinde olan ihtiyaç sahibi aileler ve öğrencilere kendi imkanları nispetinde gereken yardımı yapıyordu.”dedi.

 

ÇAĞDAŞ YAŞAMI DERNEĞİ KURULUŞUNDA DA YANINDA YER ALDIM

 

 Prof.Dr. Ayşe Yüksel; “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği kuruluşunda da Türkan Saylan’ın yanında yer aldım. Van 100. Yıl Üniversitesi’ne tayini çıktığında ÇYDD’nin Van Şubesi’ni kurdu ve kendisinden buralarda da söz ettiren kişi oldu. ÇYDD yönetimine karşı Van’da başaramadıklarını İstanbul’da yapmaya kalktılar. Bunlar hep düzmece belgeler idi ama başaramadılar. Tarih yapılan bu hataları affetmeyecek.Türkan Saylan her zaman pozitif düşünen bir insandı ve hiçbir zaman olumsuz düşündüğünü görmedim. Her zaman  kendisini ziyarete gelen her yaştaki kişiyi küçük büyük demeden kapıda karşılar ve kapıya kadar uğurlardı. Bir gün Çapa TIP Fakültesi’nde Dermotoloji odasında onunla birlikte olduğumuz bir sırada kendisini ziyarete gelen gençler oldu ve hemen masasından kalktı ve onları kapıda karşıladı. Sonra konukları giderken de onları kapıya kadar güler yüzle uğurlayarak geçirdi. Özellikle de randevusuna çok sağdık kalıyordu. Randevusu saat kaçta ise mutlaka o saatte orada oluyordu ve bu konulara özen gösteriyordu. Şunu da özellikle belirtmek istiyorum tanıştığı kişilere hiçbir zaman ben Prof. Dr. Türkan Saylan demiyordu. Ben Türkan diyordu. Çok alçak gönüllü idi ve bu kişiliğiyle de çok daha fazla seviliyor ve saygı duyulan bir bilim insanı idi. Seksenli yıllarda onun Murat 124 marka otomobili vardı. O yıllarda tüm profesörlerin Mercedesleri vardı. Ama o bütün gelirini ihtiyaç sahibi öğrencilerle paylaşıyordu ve o arabanın ona yetip arttığını fazla lüks araçta gözü olmadığını söylüyordu. Ayrıca mahallesinde bulunan ihtiyaç sahiplerine kendi elleriyle yaptığı işkembe çorbası dağıtıyordu. Onun çorbasını için Türkan Hanım başka var mı diyordu. ,O insanları insanlar onu çok seviyordu. Bu da onun hayata olumlu yönde bakmasından kaynaklanan olumlu bir etki idi.”dedi.

 

Haber / Seyit SÜREN
                                                                                                                                                                                                                     

 


0282 726 91 91
0282 747 65 10