Kömürlü Termik Santraller ve Sağlık konulu Panel ilgi gördü

Çerkezköy Kent Konseyi ile Tekirdağ Tabipler Odası işbirliği tarafından 'Kömürlü Termik Santraller ve Sağlık' konulu panel ilgi gördü. Çerkezköy Kent Konseyi Konferans Salonunda düzenlenen

Çerkezköy 16.03.2018 20:15:00 0
Kömürlü Termik Santraller ve Sağlık konulu Panel ilgi gördü

Açılış konuşmasının ardından Namık Kemal Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Gamze Varol; ‘’ “Kömürlü termik santraller her açıdan zararlı olduğu bilinmekte ve görülmektedir. Günümüzde birçok ülke termik santrallerden vazgeçmeye başlamış, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisine yönelmiştir. Çevre ve sağlık açısından zararlı olan kömürlü termik santraller hakkında bir sağlıkçı olarak bu konu hakkında halkı bilgilendirmek istedik. Sağlıkçı olarak biz kömürlü termik santral istemiyoruz deyince ülke karanlıkta mı kalsın gibi erguvanlar var. En son teknoloji kullanılsa bile termik santral partikül maddeleri yok edilmiyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün açıkladığı raporunda da bun detaylı olarak anlatılmıştır’’ dedi.

 

TEKİRDAĞ ÜLKEMİZİN EN KİRLİ HAVASINA SAHİP İLLERDEN BİRİ

 

Varol , kömürlü termik santrallerin hava değişikliğine de yol açtığını belirterek, “Termik santrallerin verdiği sıcaklıkla gündüz kavrulacak gece donduracak. Hekim olarak insanların sağlığını kaybetmeden kök nedeni araştırmıyoruz. 100 kilometre çapındaki bir alanı etkileyecek ve uluslararası sorunlar da yaratabilir. Çernobil ülkemize 1000 kilometre olduğu halde bile ülkemizi etkiledi. Termik santrallerin bir de görülmedik maliyetleri var ve bunlardan hiç söz edilmiyor. Tekirdağ ülkemizin en kirli havasına sahip illerden biri. Bu yalnız Tekirdağ merkez olarak belirtiyorum. Çerkezköy’den söz edersek burası kat ve kat daha kirli bir havaya sahip olduğu görülmektedir. Tekirdağ’da yılda 2 ay insanlar rahat bir nefes alıyor. Bunun dışında hava hep kirli. Kanserden ölüm olayları Tekirdağ ve Edirne’de arttığını görmekteyiz” dedi.

 

ÇERKEZKÖY SU FAKİRİ OLAN BİR YER

 

Varol, Çerkezköy’ün su sıkıntısı çektiği bir yerleşim yeri olduğunu da belirterek, “Çerkezköy Tekirdağ bölgemizde su sıkıntısı yaşayan yerleşim yerlerimizin başında geliyor.  Kömürlü termik santrallerin suya inanılmaz miktarda ihtiyacı var. Bölge bir şey olduğunda da termik santral çevreye ve canlılara vereceği zararın yanında Çerkezköy’ü susuzda bırakacak. Bir hekim olarak ben temiz hava solumak istiyorum. Temiz bir çevre ve temiz bir doğada yaşamak istiyorum” dedi.

 

KÖMÜRLÜ TERMİK SANTRALLER ENERJİ TESİSLERİ ARASINDA EN FAZLA SU TÜKETEN SANTRALLERDİR

 

Varol’un ardından Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Tekirdağ Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı yetkilisi Sema Kurt konuştu. Kurt, “Kömürlü termik santraller enerji tesisleri arasında en fazla su tüketen santrallerdir. Bu santrallerde su proses suyu ve soğutma suyu olarak kullanılır. Buradaki proses suyu saf sudur. Kazanın içine düşen boruların  içinden saf su geçirilir. Saf su kullanılmasının sebebi ise suyun içindeki magnezyum kalsiyum gibi maddelerin ekipmanlara zarar vermesini engellemektedir. Yanma sırasında ortaya çıkan ısı enerjisi ile bu boruların içerisinden geçen sular buhar fazına geçer . Suyun buhar fazına geçmesi yeterli değildir. Buhar fazına geçen bu suya ısı enerjisi  verilmeye devam eder. Yüksek basınç  136 bar ve sıcaklık 335 C elde edilen  buharın, buhar türbinini çalıştırarak mekanik enerjiye dönüştürülmesi ve türbinin de jeneratörü  çalıştırarak elektrik enerjisine dönüştürülmesini sağlar. Kondensede soğutulan buhar tekrar su haline döner, türbinden çektiği buharla çalışan bir yeniden ısıtma bölümüyse suyun ısısını yükseltip kazana gönderir. Buhar ve su bir kapalı devre halinde dolaştıkları için, bu çevrim sonsuza kadar yenilenir. Duman kazan çıkışında büyük oranda ısı yitirir ve elektro filtreden sonra havaya verilir. Böylece yanma olayı gerçekleşir. Kömürle çalışan santrallerde dumanın daha sonra elektrostatik düzenekler yardımıyla tozu alınır ve bacadan dışarı atılır. Bu arada türbinde yaratılan mekanik enerji bir alternatöre iletilir ve burada elektrik enerjisine dönüştürülür’’ dedi.

 

Kurt; ‘’Termik santralin bilançosu incelendiğinde, üretilen bir kw için 4000 kj’dan fazla bir enerjinin soğutma suyuna harcandığı anlaşılmıştır. Su bir akarsudan alınırsa, bu suyun günümüzde en çok 7-10’C arasında ısıtılmasına izin verilmektedir; bu da büyük bir debi gerektirir. Sözgelimi, 600 MW’lık bir enerji grubunda soğutma için saniyede 22 metreküp su gerekir. Bu nedenlerden ötürü, büyük santraller ancak büyük akarsuların üzerinde ya da deniz kıyısında kurulur. Bununla birlikte, termik santrallerin yol açtığı ısı artışı, su bitkileri ve hayvanları için ciddi sorunlar yaratır. Suyun az, santrallerin çok sayıda bulunduğu bölgelerde, genellikle hiperbol biçiminde büyük kulelerden oluşan havalı (atmosferik) soğutma sistemlerinden yararlanılır. Termik santrallerde kullanılan yakıtlar mazot, gaz ve kömürdür. Mazot içi gerekli olan tesisler basit tesislerdir; mazot 30000-40000 m 3 hacimli, silindir biçiminde metalik depolarda saklanır. Depolardan alınıp ısıtılan mazot püskürtülerek brülörlere aktarılır. Gaz kullanımı için gerekli olan donanımlar çok az sayıdadır; Gaz brülörlere gönderilmeden önce yalnızca genişletilir, filtreden geçirilir ve ısıtılır’’ dedi.

 

VATANDAŞIN HAYVANCILIK, ARICILIK VE BALIKÇILIK YAPMASI ZOR

 

Termik santralden çıkan gazların, tarım ürünleri, hayvanlar, su varlıkları ve ormanlar üzerinde kalıcı tahribat bıraktığını belirten Kurt;  ‘’Yine bun termik santrallerden çıkan kükürtdioksit, azotoksit ve partikül madde gibi maddeler içerdikleri ağır metallerle insanların merkezi sinir sistemini etkiliyor, anormal doğumlara sebep oluyor ve gelişme ve öğrenme yeteneğini azaltıyor. Yine santrallerde çıkan küllerde var olan radon gazı kanser vakalarında artışa neden oluyor. Santrallerin bacalarından çıkan gazlar asit yağmurları oluşturuyor ve yağan yağmurla toprağın kimyasal yapısı bozuluyor. Haliyle tarımsal verim düşüyor, ağaçlar kuruyor, hayvancılıkla ilgili faaliyetler zarar görüyor. Yani bölgede oturan bir vatandaşın hayvancılık, arıcılık ve balıkçılık yapması zor. Termik santrallerde soğutma, temizleme ve buhar elde etmek için bol miktarda su kullanılıyor. Kullanılan bu sular daha sonra atık halinde toprağa, yer altı sularına, denize veya akarsulara boşalıyor. Böylece suyumuz da kirlenmiş oluyor. Suyumuz bozulmakla kalmıyor, sudaki yaşam zinciri de bozuluyor. Maalesef termik santral yapacak olan hiç bir şirket ve onlara bu konuda destek veren devlet insanlara bu bilgileri vermiyor. Termik santrale karşı çıkanlar medyada suç işliyormuş gibi yansıtılıyor. Termik santraller sadece bugünü değil geleceği de kirletir. Bu yüzden çocuklarımız için geleceğimiz için başka alternatiflere yönelmek gerek. Bu nedenle Çerkezköy ve Kapaklı ilçe sınırlarına yapılması düşünülen kömürlü termik santral önce bu iki ilçemizde yaşamı bitirecek. Doğa ve tarım da bitecek. Bunun yerine güneş ve rüzgar enerjisi en uygunudur. Ama kömürlü termik santral kesinlikle olmamalı ve kömürlü termik santrali bölge halkı istemediğini haykırıyor ve halkın bu haykırışına kulak verilmeli ve bundan ivedilikle vazgeçilmelidir” dedi.

 

TEMİZ HAVA SOLUMAK HAKTIR

 

Greenpeace  Akdeniz Kampanyalar Sorumlusu Gazeteci Özgür Gürbüz de, “Temiz hava solumak haktır. Temiz hava soluma hakkının savunucusu olalım. Sürdürülebilir kalkınma değil, sürdürülebilir bir gelecek istemeliyiz’ diye konuşmasına başladı ve şöyle devam etti; “Termik santraller ciddi bir çevre ve sağlık sorunu yaratıyor. İklimi değiştiriyor.Termik santrallerde iklimi önleyecek filtre bile yok. Çünkü bu şekilde iklimi önleyecek dünyada böyle bir filtre üretimi de yok. Yatağan ve Afşin’de tarım sektöründe  kömürlü termik santralden zarar gören çiftçilere tazminat ödendi. Aslında Türkiye’de enerji açığı yok. Elektriği kötü kullanıyoruz. Termik santrallerin yarısı boşa giden enerji üretiyor. Termik santraller nedeniyle iklim krizi yaşandığı Türkiye’de son 24 aydır büyük bir kuraklık yaşanıyor. Kömürü açmak için çevre değerleri ölçülmüyor. Milli kömür yerli kömür kullanılacak deniliyor. Ülkemizde çıkan kömürün kalori çok düşük. Bugün ülkemizdeki kömürlü termik santrallere Rusya’dan getiriliyor. Çin’de bile kömürlü termik santrallerin vermiş olduğu zararlar nedeniyle sayıları azaltılıyor ve güneş enerjisine ve rüzgar enerjisine dönüşmeye başladı. Ülkemizde mevcut termik santralleri ayakta tutmak için kömürlü termik santrallere teşvik veriliyor. Böylece ülkemizde kömürlü termik santral sektörü yaratıldı.Çerkezköy’e kömürlü termik santral kurulduğunda erken ölümler başlayacak ve kömürlü termik santral faaliyete geçtiğinde iki yıl içinde en az 11 bin kişi erken ölecek.Türkiye’nin en az güneş alan Doğu Karadeniz Bölgesi bile güneş enerjisi için uygun yerlerden biri. Ancak ülkemizin bir çok bölgesi yılın 12 ayı güneş alıyor. Ülkemize en uygun enerji çeşitleri güneş ve rüzgardır bunlara acilen yönelmeliyiz. Güneş enerjisi en ucuza mal edilen enerji türü, ardından rüzgar, akarsular, doğalgaz geliyor en pahalı enerji ise kömürlü termik santrallerden elde ediliyor” dedi.

 

ÇERKEZKÖY’E GÜNEŞ ENERJİSİ KOOPERATİFİ KURUN

 

Gürbüz; “Çerkezköy güneş ve rüzgarın eksik olmadığı bir yer. Benim sizlere bir önerim Çerkezköylüler olarak bir araya gelin ve Çerkezköy’e Güneş Enerjisi Kooperatifi kurun ve Çerkezköy’ün enerjisini çok daha ucuza elde edin. Bunun örneği Almanya’da var. Ülkemizde de Bursa Nilüfer Belediyesi de Güneş Enerjisi Kooperatifi kurdu. Onların nasıl yaptığını onlardan da bilgi alarak yapabilirsiniz” dedi.

 

TERMİKSİZ BİR GELECEK İSTİYORUZ

 

Programda son konuşmayı Funda Gacal yaptı. Gacal da, “Tekirdağ’da 45 tane linyit yatağı var hepsinin kalorisi düşük. Bakanlık kışın kurumsal alanlarda kömür yakılmamasın diyor ama buralarda kömür yakılıyor. Buralarda yakılan kömür öyle kirli ki kullanılmaması yani yakılmaması gereken kömür yakılıyor ve hava kirliliği yaratıyor. Çevreye olan etkisi de bir o kadar büyük. Şimdi ise bu kömürün kömürlü termik santrallerde kullanılması isteniyor. Gelecek sürdürülebilir bir enerji ile olacağı inancıyla sürdürülebilir bir gelecek için termiksiz bir gelecek istiyoruz ve kömürlü termik istemiyoruz” dedi. Yapılan bilgilendirmenin ardından konuşmacılara ve Çerkezköy Kent konseyi Başkanı Funda Serfiçe’ye Tekirdağ Tabipler Odası yöneticileri tarafından plaket takdim edildi.

 

Haber / Seyit SÜREN - Hilal ÇARIKÇI


0282 726 91 91
0282 747 65 10