Ülke nüfusun yüzde 17,6'sı böbrek hastalığı riski altında'

Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası ile Türk Böbrek Vakfı işbirliği ile oda personeline yönelik " Sağlıklı Beslenme ve Hayat Tarzı önerileri " hakkında bilgilendirme programı düzenlendi. Beslen

Çerkezköy 20.09.2018 15:39:00 0
Ülke nüfusun yüzde 17,6

Önceki gün Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odasının mini konferans salonunda gerçekleştirilen seminerde Türk Böbrek Vakfı Tekirdağ Diyaliz Merkezleri Koordinatörü Ali Arda “ Sağlıklı Beslenme ve Hayat Tarzı önerileri “ hakkında Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası personeline bilgiler verdi.

 

BESLENMENİN ÖNEMİNDEN BAHSETTİ

 

Beslenmenin öneminden bahseden Türk Böbrek Vakfı Tekirdağ Diyaliz Merkezleri Koordinatörü Ali Arda “ Böbrek hastalıklarının önemli bir halk sağlığı olduğu gerçeğinden hareket eden Türk Böbrek Vakfı, çok uzun senelerden beri halkımızı bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye devam ediyor. Bu bağlamda büyük bir özveri ve azimle öğrencilere vermekte olduğu eğitimleri, yetişkinler düzeyinde de devam etmektedir. Sağlıklı yaşamak için, hastalıklardan korunmak, ideal kiloda olmak ve iyi hissetmek için beslenmemize dikkat etmemiz gerekiyor. Yapılan araştırmalar beslenmenin ve günlük hayat alışkanlıklarının hastalıklarla doğrudan ilişkisi olduğunu ortaya çıkarmıştır” dedi.

 

KADINLARDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR

 

Beslenme hatalarının böbrek ve kalp hastalıklarına, şeker hastalığına, felç ve obeziteye, kemik erimesine, kanser gibi sağlık sorunlarına neden olabileceğini kaydeden Arda “ Türkiye’de yüzde 31.5 kadın, yüzde 28,4 ise erkek hipertansiyon hastası varken, yüzde 13.4 kadın ve yüzde 11.6 erkek şeker hastamız vardır. Ülkemizde yüzde 26.1 bayan, yüzde 17,3 ise erkek obezite bulunuyor. Türkiye nüfusunun yüzde 17.6’sı Kronik böbrek hastalığı riski altındadır. Kronik böbrek hastalığı toplumda sık görülür. Farkındalığı ve erken tanısı düşüktür. Hastalık ve ölüm oranları yüksektir. Bireysel anlamda yaşam kalitesini de olumsuz etkiler. Toplumsal anlamda ülke ekonomisine ağır bir yük getirir. Türkiye’de her yedi erişkinden biri kronik böbrek yetmezliği hastasıdır” diye konuştu.

 

“ÜÇ BOYUTU VARDIR”

 

Kronik Böbrek Yetmezliğinin bir toplum sağlığı sorunu olduğunu ifade eden Arda “ Bu hastalığın tıbbi, ekonomik ve sosyal boyutu vardır. Bir diyaliz hastasının bütçesine yıllık maliyeti 35-40 bin dolardır. 60 bin hastanın ise ülke bütçesine ise maliyeti 2 milyon 400 bin dolardır. 2025 yılında toplam hasta sayısının 100 bin olduğunu hesaplarsak maliyeti ülkemize 3 milyar 500 bin dolar olacaktır” ifadelerini kullandı.

 

“SEÇKİN TEDAVİ YÖNTEMİ BÖBREK NAKLİDİR”

 

Kronik böbrek hastalığının beş evreden oluşan bir hastalık olduğunu kaydeden Arda “ Çok sinsi bir hastalık olup son evreye gelene kadar belirtileri yok denecek kadar azdır. Hastalık, böbreklerin normal görevlerini yapmasını engelleyen bir süreçtir. Şeker hastaları veya ailesinde şeker hastalığı olanlar, yüksek tansiyon hastaları veya ailesinde yüksek tansiyon hastası olanlar, obezler veya ailelerinde obezite olanlar, sigara alışkanlığı olanlar ve yaşlılar bu hastalık için risk altındadır. Böbreği çalışmayan bir insan yaşamını sürdüremez. Ancak bu durumda yapay böbrek de denilen diyaliz makinelerine girmesi ve kanının temizlenmesi gerekir. Diyaliz tedavisi hastayı yaşatmaya yönelik bir tedavi yöntemidir. Böbrekleri tekrar sağlığına kavuşturamaz. Son dönem kronik böbrek yetmezliğinin en seçkin tedavi yöntemi ise böbrek naklidir” dedi.

 

“ORGANLARINIZI BAĞIŞLAYIN”

 

Organ bağışının öneminden bahseden Arda “ Bir organ bağışçısı sekiz kişiye hayat verebilir. Ülke olarak organ bağışı konusunda biraz cimriyiz. Vatandaşlarımız organ bağışına daha fazla fayda sağlamaları gerekiyor. Sağlığımız için besin öğelerini belli miktarlarda tüketme alışkanlığı edinmemiz gerekiyor. Hiçbir şeyin yasak olmadığını, ancak içeriğine ve miktarına dikkat etmemiz gerektiğini, unutmamak kaydıyla tercihlerimiz önemlidir” açıklamasında bulundu.

 

“BOL BOL YÜRÜYÜN”

 

Sağlıklı beslenme için sıvı tüketiminin önemli olduğunu kaydeden Arda “ Kadınlar günde 2 litre, erkekler ise günde 2.5 litre su tüketmelidir. Günde ortalama altı gramdan daha fazla tuz tüketirseniz tansiyonunuz yükselir, yükselen tansiyon böbrek hasarlarına, beyin kanamasına, felç ve damar tıkanıklığına yol açar. Böbrekleriniz gerektiği gibi çalışamadığı için aldığınız sıvılar dışarı atılamadığından vücudunuzda birikir ve ödem oluşur. Türkiye’de 8 milyon 243 bin kişi şeker hastasıdır. Bu sayının 4 buçuk milyonu kadınlardır. Her 100 kişiden 14.85’i diyabetlidir. Dünya’da ise 425 milyon kişi şeker hastasıdır. 2045’te ise bu sayının 629 milyon olması beklenmektedir. Şeker hastalığı böbreklere, gözlere, dişlere, sinir sistemine ve ürete sistemine zarar veriyor. Her gün en az yarım saat yürüyüş yapın. Ofiste telefonla konuşurken ayağa kalkın ve yürüyün. Saat başı bardağınıza su doldurmak için kalkın. 1-2 kat için asansör yerine merdivenleri kullanın” dedi

.

TRAFİK IŞIKLARI OLACAK

 

Türk Böbrek Vakfının, özellikle böbrek sağlığının korunması amacıyla ambalajlı gıdalardaki şeker ve tuz miktarını daha dikkat çekici hale getirmek için çalışma başlattığını kaydeden Arda “ Etiket içeriklerinin trafik ışıkları şeklinde renklendirilmesi için yaptığımız başvuru Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından kabul edildi. 2019 yılı sonuna kadar bu uygulamanın tamamlanması için gıda şirketlerine zaman verildi. Projeye göre, her 100 gram yiyecek ve içecekte 22,5 gramdan fazla şeker, 1,5 gramdan fazla tuz bulunan ürün "kırmızı", 22,5-5 gram şeker, 1,5-0,3 gram tuz olan ürün "sarı", 5 gram ve daha az şeker, 0,3 gram ve daha az tuz bulunan ürün "yeşil" renkle damgalanacak” dedi.

 

Haber/Faik Onur KAYA

 

 

 


0282 726 91 91
0282 747 65 10